Avukatlık Ücret Sözleşmesi, Kayıtsız Şartsız Borç İkrarı Olmadığı
Tarih: 1.08.2016| Okunma Sayısı: 2257

Avukatlık Ücret Sözleşmesi, Kayıtsız Şartsız Borç İkrarı Olmadığı

Avukatlık Ücret Sözleşmesi, Kayıtsız Şartsız Borç İkrarı Olmadığı

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi kararı.

YARGITAY 12. Hukuk Dairesi

2015/22826 E.

2016/4418 K.

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklının genel haciz yoluyla başlattığı takibe borçlunun itirazı üzerine alacaklının itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin kabulüne ve tazminata karar verildiği anlaşılmaktadır.

İİK'nun 68/1. maddesi gereğince, talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Ancak borçlu, borç doğuran ilişkiyi kabul etmişse, alacaklının artık İİK'nun 68/1.maddesinde belirtilen belgelere dayanmasına gerek yoktur.

Somut olayda, borçluya ait mücerret (kayıtsız şartsız) borç ikrarını içeren bir belgeyi alacaklı dosyaya ibraz edememiştir. Takip dayanağı yapılan avukatlık ücret sözleşmesi kayıtsız şartsız borç ikrarını içermemektedir. Borçlu tarafından icra dairesine verilen itiraz dilekçesinde, borç kabul edilmediğine göre; sözleşme şartlarının yerine getirilip getirilmediği ve dolayısıyla avukatlık ücret sözleşmesinden kaynaklanan alacağın varlığı ile tahsil edilip edilmeyeceği yargılamayı gerektirir.

Diğer taraftan, avukat ile müvekkil arasında düzenlenen avukatlık ücret sözleşmesinin 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun 4667 Sayılı Kanun ile değişik 35/A maddesi kapsamında düzenlenmiş bir tutanak niteliğinde olmadığı da izahtan varestedir.

Mahkemece, bu nedenle itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi yerine, yazılı gerekçeyle kabulüne hükmedilmiş olması isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

01.08.2016

24.04.2024
AV. FUNDA ÖZTÜRK ALTUNTAŞ
BARO BAŞKANI

BARO LEVHASI


© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.